İstanbul’un tarihi ÅŸehir merkezinin ortasında, çevresinde bostanları ve bahçeleri ile yeÅŸiller içinde uzanan bir dere hayal edebiliyor musunuz? Bugün araçların geçtiÄŸi trafiÄŸin, gürültünün eksik olmadığı yolların geçmiÅŸte hangi hayatlara ev sahipliÄŸi yapmış olabileceÄŸi düşündüğümüzden çok daha farklı olabiliyor. Nitekim İstanbul’un tarihteki Lykos deresi güncel adıyla BayrampaÅŸa deresinin günümüzdeki Vatan caddesi olmasıyla tanıklık ettiÄŸi tarih oldukça dikkat çekici.

İstanbul’un Suriçi’nde akan tek su kaynağı olan Lykos deresi, Yenikapı taraflarındaki Theodosius limanından denize dökülüyordu. İstanbul’un 7 tepesi arasından süzülen bu dere etrafında yer alan sarnıçlar, çeÅŸmeler, su kemerleriyle birlikte buradaki yaÅŸamın da kaynağıydı. Çevresindeki tarım alanları Suriçi’ndeki toplumsal hafızanın temelini oluÅŸturuyordu.
Edirnekapı ve Topkapı arasında yer alan bugünkü Sulukule semtinden su, şehre giriş yapmaktaydı. Hatta, Sulukule semti adını limanı gözetlemek ve suyun güvenli girişini sağlamak amacıyla burada kurulmuş olan gözcü kulesinden almaktadır.
Derenin denize döküldüğü Theodosius limanı ise Bizans döneminin önemli ticaret limanlarından biriydi. Kentin ihtiyaçlarını karşılamak adına 7. yüzyıla kadar etkin olarak kullanıldı. Zaman içerisinde Lykos deresinin taşıdığı malzemeler ve molozlar ile dolan liman önemini yitirmeye baÅŸlamıştır. 11. yüzyıla kadar bazı balıkçı tekneleri, ticari gemiler tarafından kullanılsa da 13. yüzyılda üstü tamamen kapanmıştır. Bu limana dair önemli ipuçlarını yakın geçmiÅŸte yapılan arkeolojik kazılarda bulunan batık gemiler ile yakalamak mümkün olmuÅŸtur. Bunlardan biri gerçek uzunluÄŸu 10-12 metre arasında olan, güvertesiz tek direkli bir teknedir. Bu tekne ortaçaÄŸ gemilerinin yapım teknikleriyle ilgili de önemli bir örnek olmuÅŸtur. Bunun gibi 33 adet farklı büyüklükte gemi ve teknelere de rastlanılmıştır. İstanbul’un belki de en eski su havzasında karşımıza çıkabilecek tarihi kalıntılar bunlarla da sınırlı deÄŸildir elbette.

İstanbul’un tarihi ÅŸehir merkezi tarımın da merkezi gibiydi. Dere boyunca yer alan bahçe ve bostanlarda pek çok ürün yetiÅŸmekteydi. Bunlardan en bilineni günümüzde hala tezgahtaki yerini koruyan BayrampaÅŸa enginarıdır. Ancak buradaki bostanlar yerini 1950’li yıllara kadar koruyabilmiÅŸtir.


1956-57 yıllarında İstanbul’un Lykos deresinin üzeri dolduruldu ve bugünkü Vatan caddesi oldu. Etrafında bulunan bahçeler, bostanlar, üzerine kurulu derme çatma tahta köprüler bugüne sadece sokaklara isimlerini vererek ulaÅŸabildiler.
Yazar: Berna YAYLALI